İstanbullu
Yeni Üye
Yulaf Hakkında Genel Bilgi
Ana vatanı Orta Avrupa, Doğu Avrupa ve Tataristan olarak karşımıza çıkan yulaf tahılı, kültüre alınmadan önce yabani ot olarak doğada kendiliğinde bulunan bir bitki olarak karşımıza çıkan yulaf bitkisi, kültüre alındıktan sonra bilhassa atların beslenmesinde vazgeçilmez besin maddesi olarak karşımıza çıkmaktadır. Günümüze yaklaştıkça yulafın insan beslenmesinde de son derece önemli olduğu anlaşılması, endüstride kullanılmaya başlaması gibi nedenlerden ötürü üretimi ve tüketimi son derece hız kazanmıştır. Yulaf çok eski zamanlarda özellikle ülkemizde çok eskiden beri yetiştirilen ve tüketilen bir ürün olarak karşımıza çıkmaktadır. Bilhassa savaşlar sonrasındaki oluşan kıtlık zamanlarında yulaf ekmek yapımı için yoğun olarak kullanılmıştır. Ülkemiz bazlı düşünüldüğünde en fazla yetiştiriciliği Marmara Bölgesinde yapılmaktadır. Yulaf, buğday ve arpaya göre daha yeni bir kültür bitkisidir.
Yulaf Yetiştiriciliğinde Ekolojik İstekler
Yulaf, serin iklim tahılları içinde yer alan ve iklim isteği en fazla olan bitki olarak karşımıza çıkmaktadır. Kışların kar örtüsü bulunmayan ve çok soğuk geçen yerlerde yulaf ciddi şekilde zarar görmektedir. Bu sebepten ötürü bilhassa deniz kıyılarında, dağ eteklerinde ve ovalarda yetiştiriciliği en uygun alanlardır. Yulaf yetiştiriciliğinde istenilen verimin alınabilmesi için vejetasyon sürecindeki yağışların dağılımının çok iyi olması ve havanın çok çok sıcak olmaması büyük önem arz etmektedir. Yıllık ortalama 750 mm dolaylarında yağış alan alanlar yulaf yetiştiriciliği için ideal alanlardır. Kurak ve soğuk bölgelerde yetiştiriciliği pek mümkün olmamaktadırlar. Çimlenmeden başaklanmaya kadar geçen sürede sıcaklığı 15 dereceyi geçmeyen serin hava ve yüksek nem yetiştiriciliği için son derece uygun koşullardır. Toprak isteği açısından pek seçici olmayan yulaf bitkisi, çavdardan sonra toprak seçiciliği en az olan tahıl ürünü olarak karşımıza çıkmaktadır. Fakir topraklarda da yetiştiriciliği yapılabilir ancak istenilen verimin alınabilmesi için besin maddelerince zengin topraklar tercih edilmelidir. Kumlu, humus açısından zengin ve killi-tınlı topraklarda yeterli nemi bulduğunda da çok iyi verim vermektedir.
Yulaf Tüketmenin Vücuda Faydaları
*Cilt sağlığı ve güzelliği açısından olumlu etkiye sahiptir.
*Antioksidan özelliğinin yanında iyi bir protein kaynağıdır.
*Karbonhidrat açısından zengin olduğundan vücuda enerji verir.
*Kilo verilmesine yardımcı olur.
*Kolesterolün düzene girmesine imkan sağlar.
*Kalp ve damar hastalığı riskini minimize eder.
*Sindirim problemlerinin azalmasına yardımcı olur.
Yulaf Yetiştiriciliğinde Hastalıklar ve Zararlılar
*Yulaf kara pası
*Yulaf taçlı pası
*Yulaf Açık Rastığı
*Yulaf Kapalı Rastığı
Ana vatanı Orta Avrupa, Doğu Avrupa ve Tataristan olarak karşımıza çıkan yulaf tahılı, kültüre alınmadan önce yabani ot olarak doğada kendiliğinde bulunan bir bitki olarak karşımıza çıkan yulaf bitkisi, kültüre alındıktan sonra bilhassa atların beslenmesinde vazgeçilmez besin maddesi olarak karşımıza çıkmaktadır. Günümüze yaklaştıkça yulafın insan beslenmesinde de son derece önemli olduğu anlaşılması, endüstride kullanılmaya başlaması gibi nedenlerden ötürü üretimi ve tüketimi son derece hız kazanmıştır. Yulaf çok eski zamanlarda özellikle ülkemizde çok eskiden beri yetiştirilen ve tüketilen bir ürün olarak karşımıza çıkmaktadır. Bilhassa savaşlar sonrasındaki oluşan kıtlık zamanlarında yulaf ekmek yapımı için yoğun olarak kullanılmıştır. Ülkemiz bazlı düşünüldüğünde en fazla yetiştiriciliği Marmara Bölgesinde yapılmaktadır. Yulaf, buğday ve arpaya göre daha yeni bir kültür bitkisidir.
Yulaf Yetiştiriciliğinde Ekolojik İstekler
Yulaf, serin iklim tahılları içinde yer alan ve iklim isteği en fazla olan bitki olarak karşımıza çıkmaktadır. Kışların kar örtüsü bulunmayan ve çok soğuk geçen yerlerde yulaf ciddi şekilde zarar görmektedir. Bu sebepten ötürü bilhassa deniz kıyılarında, dağ eteklerinde ve ovalarda yetiştiriciliği en uygun alanlardır. Yulaf yetiştiriciliğinde istenilen verimin alınabilmesi için vejetasyon sürecindeki yağışların dağılımının çok iyi olması ve havanın çok çok sıcak olmaması büyük önem arz etmektedir. Yıllık ortalama 750 mm dolaylarında yağış alan alanlar yulaf yetiştiriciliği için ideal alanlardır. Kurak ve soğuk bölgelerde yetiştiriciliği pek mümkün olmamaktadırlar. Çimlenmeden başaklanmaya kadar geçen sürede sıcaklığı 15 dereceyi geçmeyen serin hava ve yüksek nem yetiştiriciliği için son derece uygun koşullardır. Toprak isteği açısından pek seçici olmayan yulaf bitkisi, çavdardan sonra toprak seçiciliği en az olan tahıl ürünü olarak karşımıza çıkmaktadır. Fakir topraklarda da yetiştiriciliği yapılabilir ancak istenilen verimin alınabilmesi için besin maddelerince zengin topraklar tercih edilmelidir. Kumlu, humus açısından zengin ve killi-tınlı topraklarda yeterli nemi bulduğunda da çok iyi verim vermektedir.
Yulaf Tüketmenin Vücuda Faydaları
*Cilt sağlığı ve güzelliği açısından olumlu etkiye sahiptir.
*Antioksidan özelliğinin yanında iyi bir protein kaynağıdır.
*Karbonhidrat açısından zengin olduğundan vücuda enerji verir.
*Kilo verilmesine yardımcı olur.
*Kolesterolün düzene girmesine imkan sağlar.
*Kalp ve damar hastalığı riskini minimize eder.
*Sindirim problemlerinin azalmasına yardımcı olur.
Yulaf Yetiştiriciliğinde Hastalıklar ve Zararlılar
*Yulaf kara pası
*Yulaf taçlı pası
*Yulaf Açık Rastığı
*Yulaf Kapalı Rastığı